İstanbul’da gerçekleştirilen Ulusal İtfaiye Sempozyumu’na katılan Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkan Yardımcısı Mehmet Özçelik, “Türkiye’nin en büyük konut üreticisi olarak, özellikle “can güvenliği” temelinde gerek yapısal gerek işlevsel boyutta bir planlama ile ilerliyoruz” dedi.
Konut projelerinde yangınlara karşı dirençli malzeme kullandıklarını söyleyen Özçelik, “Yangınlar büyük ölçüde plastik, poliüretan ve polistren gibi yanıcı malzemelerden kaynaklandığı için, ürün kullanımında hassasiyet gösteriyoruz. İdaremiz tarafından inşa edilen yapılarda yangının dış cephelerde yürümemesi için yangına dayanıklı dış cephe malzemeleri kullanıyoruz” diye konuştu.
“Şehirlerimizi geleceğe taşımak için, “insan ve mekan” ekseninde fiziki ve sosyal alanlardaki tüm unsurları çok boyutlu olarak ele alıyoruz; yaşam alanlarımızı daha güvenli ve konforlu hale getirmeye çalışıyoruz” diye konuşan Özçelik “Nüfus artışı, göçler ve kentsel yenileme gibi nedenlerden dolayı ülkemizde konut sektörünün önemi giderek artarken, daha nitelikli ve güvenli yapılara ihtiyaç duyuluyor. Konut talebindeki artış nedeniyle Türkiye’de her yıl yaklaşık 800 binin üzerinde konut üretilmesi gerekiyor. Satılan konut rakamlarına bakarsak, yapı güvenliğinin ne derece önemli olduğu kendini açıkça gösteriyor. Geçen yıl ülkemizde 1 milyon 341 bin konutun satışı yapıldı, bu yıl da yeni bir rekorla 1 milyon 400 bin satış ile tamamlanacağını öngörüyoruz. Dolayısıyla ülke ekonominin lokomotifi olan sektörümüzün, geleceğin güvenli şehirlerini kurmada büyük bir sorumluluğu var.” dedi.
60 şehirde 193 kentsel dönüşüm projesi
Türkiye’nin en büyük kentsel dönüşüm hareketinin TOKİ tarafından yürütüldüğüne ve bu kapsamda 60 şehirde toplam 53 milyon metrekare alanda 193 aktif kentsel dönüşüm projesi yürüttüklerini söyleyen Özçelik, “İdare olarak tüm çalışmalarımızı “sürdürülebilir şehirler hedefiyle” hayata geçiriyor. Sürdürülebilirlik açısından üzerinde durduğumuz unsurların başında afetlere dirençli planlı bir yapılaşmanın ortaya konulmasıdır. Yangın ve diğer afet zararlarını azaltmaya yönelik şehir planlaması ve yapılaşmada, ön planda bazı tutulan kritik noktalar bulunuyor: Risk açısından değerlendirilmesi gereken bu alanlar arasında, “Şehirsel ölçekte hasar görebilirlik, doğru arazi kullanımı, nüfus yoğunlukları, ulaşım ve altyapı sistemleri, okul-hastane gibi kritik donatı alanlarının tespiti ” öne çıkıyor” dedi.