Ancak bazı durumlarda ev sahipleri ile kiracılar arasında ne yazık ki güvene dayalı bir ilişki kurulmakta ve kira sözleşmesi imzalanmadan sözlü anlaşmayla kiralama yapılabilmektedir. Kira sözleşmesi zorunlu olmamakla beraber iş yeri ve mesken kiralamalarında tarafların kiralama sürecinde herhangi bir hak kaybı yaşamaması adına kira sözleşmesi imzalanması gerekir.
İspat yönü zayıf olan bu sözleşme türü (sözlü), genellikle akraba ilişkileri bulunan; birbirlerini tanıyan bu nedenle kira sözleşmesi imzalama gereği duymayanlar tarafından yapılıyor.
Ancak akrabalık ilişkisi, kirada yaşanabilecek muhtemel problemlerin önüne geçmiyor. Kiracının kira ödemesini aksatması, kirayı ödememesi gibi sorunlar gündeme gelebiliyor.
Buna karşın evin satılması halinde, yeni ev sahibi kira kontratı olmayan kiracıyı çıkarma hususunda zorluk yaşayabiliyor.
Kira sözlemesi olmayan kiracı nasıl çıkarılır?
Sözlü kira sözleşmelerinde başlıca problem, kira bedelinin kanıtlanması ve kira sürecinin ne zaman başladığının kanıtlanması oluyor.
- Kiracının tahliyesi için ev sahibi öncelikle evinde oturan kişinin kiracı olduğunu kanıtlamakla yükümlü tutuluyor.
- Sözleşmesiz kiracının çıkarılabilmesi için, söz konusu kira bedelini ve kira dönemini kanıtlayacak, kira ödendiğini gösteren bir dekont ibraz edilmesi yeterli oluyor.
- Paranın ödendiğine dair veya kiranın başladığına dair herhangi bir yere atılan bir imza ispat açısından önem taşıyor.
- Ardından taşınmazın adresinin yer aldığı mahkemeye başvuruda bulunarak tahliye davası açılıyor.
- Ev sahibi evinde oturan kişinin kiracı olduğunu kanıtlayacak bir belge sunamıyorsa da bu durumda taşınmazın kendisine ait olduğunu gösteren tapu belgesi ile yine mahkemeye fuzuli işgal davası açarak kirayı tahliye etme hakkını kullanabiliyor.
- Gerekli kanıtların elde edilmesi ile sözleşmesiz kiracı için dava veya takip açılabiliyor. Kiracının "Ben kiracı değilim." diyerek itiraz etmesi halinde, fuzuli işgalden tahliye davası açılabiliyor.
Kaynak: emlak365.com, emlakgundemi.com.tr