Çarpık kentleşme, şehirlerin nüfusla birlikte plansız ve denetimsiz, estetik kaygıdan uzak yapısal anlamda merkezden dışa doğru altyapısız büyümesidir. Bu yazımızda Çarpık kentleşme nedir? Çarpık kentleşme nedenleri ve çarpık kentleşme sonuçları gibi bilgileri sizlerle paylaşacağız.
Çarpık kentleşme özellikle ülkemizde başta İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirler olmak üzere birçok şehri yakından ilgilendiren bir konudur. Kentlerde yaşanan nüfus artışının etkisiyle plansız ve denetimsiz olarak, gelişigüzel, altyapısız, mimarisiz büyüyen kentler ülke için de bir takım sorunları beraberinde getirir. Çarpık kentleşmeyi bir takım sebepler tetiklemektedir.
Çarpık Kentleşme Nedenleri
Çarpık kentleşme sebepleri başında da hızla artan nüfus gelmektedir. Hızla çoğalan nüfusa karşı konut yetersizliği kentleşmeyi olumsuz etkilemektedir. Çoğalan konut ya da barınma talebine karşılık plansız hayata geçirilen projeler çarpık kentleşmeyi doğurmaktadır.
Türkiye incelendiğinde ise ülkemizdeki çarpık kentleşme de göç yoluyla büyük şehirlerimizde artan nüfustur. Özellikle hükümetler de çarpık kentleşme konusunda Türkiye çapında doğru ve gerçekçi yerleşme kararları almamış ve yerine getirilmemiştir. İmar aflarının yanı sıra göçlerin özendirilmesi gibi politikalar da çarpık kentleşmeyi tetiklemiştir.
Çarpık Kentleşme Sonuçları
Gelişmemiş ya da gelişmekte olan ülkelerin en büyük sorunu olarak görünen çarpık kentleşme sonuçları arasında kent merkezlerinin her bakımdan tıkanmakta ve yaşanmaz duruma gelmesi, kent işgücünün büyük bir yüzdesi, kent sınırlarının çok dışındaki uzak mesafelerden gidip gelmek zorunda kalması, ulaşım problemleri, zaman ve işgücü kayıpları, bozulan ekonomi, çevre kirliliğine, kaynak israfına, asayiş eksikliğine ve güvensizliğe, büyümeyle doğan kent rantlarının kamu dışında yağmalanması gibi olumsuzluklar bulunmaktadır.
Çarpık kentleşmenin önüne geçmek için de ulusal plan direktifleri içinde nazım planlar yaptırılmalı ve demokratik kurum ve kuruluşlarla tartışılarak kamuya tarafından kabul görmesi sağlanmalı. Özellikle sağlıklı kentleşmeyi gerçekleştirebilecek şekilde kamunun güçlendirilmesinin yanı sıra kişi haklarına da dikkat edilmelidir. Ancak kişi yararı kamu yararının önüne geçmemelidir. Bir de mevcut yasaların uygulanmasının yanı sıra gecekondu ve kaçak yapılaşmanın önlenmesi için hükümetle yerel yönetimlerin işbirliği yapması gerekmektedir.