Yaklaşık 3 yıldır süren çabalar neticesi ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı 2014 yılında çıkardığı kanunla ‘Bina Tamamlama Sigortası’nın önünü açtı. Artık konut aldığınız projede tamamlama sigortası varsa müteahhit iflas da etse eviniz teslim edilecek.
Artık Yarım Kalma Korkusu Kalmayacak
Konut sektörü genel olarak sat-yap modeliyle çalışmalarını sürdürüyor. Sermaye yapısı güçlü firmalarda sorun olmazken, olmayan firmalar kimi zaman yarı yolda kalıyor. Yarım kalan inşaatlar, konutzedeler yaratınca Gümrük ve Ticaret Bakanlığı devreye girdi.
Mayıs 2014’de yürürlüğe giren Tüketici Kanunu konut sektörü için de bir takım düzenlemeler getirdi. 30 ve üzerinde konut yapan firmalara bakanlık tarafından belirlenen teminat ve şartları sağlaması zorunluluğu getirildi. Bu seçeneklerden biri de ‘Binan Tamamlama Sigortası’ydı. Uzun yıllar geçmesine karşın bu alanda bir çalışma yapılmadı, inşaat firmaları hak ediş sistemi, banka teminat mektubu gibi diğer seçenekleri kullanarak proje geliştirdi. Ön ödemeli konut ve devre tatil satışlarında, tüketici ödemelerinin teminat altına alınması sağlandı.
İlk Sigorta Tepe Aura Evleri Projesine Uygulanıyor
Tepe İnşaat’a ait İstanbul Ömerli’deki Tepe Aura Evleri bu sigortanın uygulanacağı ilk konut projesi oldu. Bina tamamlama sigortasının Türkiye’deki ilk poliçesini ABD merkezli Rosenberg & Parker gerçekleştirdi. Bu sigorta ile gayrimenkul şirketi yükümlülüklerini yerine getiremezse, sigorta şirketi geliştiricinin yerine geçiyor. Şirket ya projeyi tamamlayıp sahiplerine teslim ediyor, ya da faizi ile birlikte yapılan tüm ödemelerin iadesini sağlıyor.
Hem Geliştirici Hem Alıcı İçin En Cazip Seçenek
Tüketiciyi koruyan bu sistemi 3 yıl süren çalışmalar sonrası devreye soktuklarını söyleyen Rosenberg& Parker Türkiye CEO’su Meltem Gezen, “İnşaat firmalarının bundan sonra hak ediş ya da banka teminat mektubu yerine tamamlama sigortasını seçmesini bekliyoruz. Hem geliştirici hem alıcı için en cazip seçenek bu. Hak edişte ödemeler bankada bloke oluyor o nedenle geliştirici seçmiyor. Teminat mektubunda ise tek tek her alıcıya bir mektup vermek oldukça zor bir süreç. Ayrıca tüm bu seçeneklerden birini seçmesi geliştirici için de yasal zorunluluk. Aksi takdirde her proje için 690 bin lira para cezası var” dedi.
Gülistan Alagöz/Hürriyet